Muhhitin’nin Bir Günü

Ben bir böceğim evet doğru duydunuz bir böcek. Bir gün bir insanın evine girdim. Bir de ne göreyim dev bir oda tabii pencereden girdim. Oradan bakınca her şey çok normaldi ama yakından bakınca dev gibiydi. İnsanlar neden bu kadar büyük anlamıyorum ya da ben neden çok küçüğüm? Aha aradığım yeri buldum .Yemek yap getir odası insanlar nedense bu odaya mutfak diyor .İnsanları hiç anlamıyorum. Bu arada kendimi tanıtmayı unuttum ismim Muhittin. Şaşırdığınızı biliyorum , on  dört yaşındayım ve mesleğim ressamlık evet çok iyi bir iş. Çünkü böcekler başka güzel bir iş yapamıyor. Neyse ne iş yaptığımı öğrendikten sonra mutfakta ne yapacağımı tahmin etmişsinizdir, eğer doğruysa yani doğru tahmin etmişseniz şöyle demişsinizdir “Kesin meyvelerin resmini çizecek. “Neyse konumuza dönelim mutfaktaki hangi meyveyi çizsem diye düşünürken aklıma kayısı geldi. Ama yaz mevsiminde değildik o yüzden kayısı yetişmezdi. Sonra aklıma portakal geldi. Evet portakal olabilirdi, çünkü kış mevsimindeydik ve portakal kışın yetişirdi. O yüzden portakal aldım. Tabi işim daha bitmemişti, dışarıdaki tehlikeleri atlatmalıydım. “Hangi tehlikeler?” dediğinizi duyar gibiyim. Tehlikeler şunlar; kuşların beni yemesi, insanların bana basması ve kedilerin benimle oynaması. Bu tehlikelerden kaçıp evime dönecektim ve çizmeye başlayacaktım. Öncelikle insanlardan kurtulmam gerekiyordu. Sağa sola koşturuyordum bunun için. Sonra sıra kedilere geldi. Onlara görünmemek için saklana saklana gittim. Tam evime girecektim ki bir kuş beni gördü. Neyse ki o beni yakalamadan evime girebildim. Çizimimi yaptım, sıcak çikolatamı içtim ve uyudum. Maceralı günüm sona erdi.

Exit mobile version